Uzak

15 Kasım 2010 Pazartesi

Özlediğin, gidip göremediğindir; ama gidip görmek istediğin... Özlem, gidip görememendir, ama gidip görmek istemen... Özlediğin gidip görmek istediğin - ama gidip göremediğin... Özlem, gidip görmek istemen - ama gidememen, görememen; gene de istemen... s.39

Özlem, şuradan belli eder kendini: duran/özleyen, olduğu yerde kalır, giden/özlenen artık görülemez hale gelene dek yerinden kıpırdayamaz; ama özlenen de belli aralıklarla dönüp geri bakar (özleyen hala orada duruyor mu diye değil; özleyenin hala durduğunun bildiğinden,) belki, el sallar, özleyene - o ise, orada, durmamaktadır: böylece özlenen, özleyenin görüş alanında uzaklaştıkça, yükselip durur özlem de - en üst düzeyine, özleyen, özlenenin görüş alanından tam çıktığında tamamiyle görünmez olduğu an da ulaşır- Özlem artık kesindir, yoğun, ve dopdolu...Özleyen çok kısa bir süre daha durur: özlenenin hiç görünemediği noktaya bakarak; sonra yavaşça, geri dönüp yürümeğe başladığında, özlem, doruk noktasını bulur:- Özlemin doruk noktası, özlenenin özleyeni artık göremediği noktadır- özlem, görüşün olmadığı noktada doruğundadır. Özlem görememenin yoğunluğudur. s.40

0 yorum:

Yorum Gönder